EGC'nin takma adla veri aktarımı, yeniden kimliklendirme ve uluslararası veri aktarımı üzerindeki potansiyel etkilerini keşfedin. | Prighter
Blog
Bildirim: Gönderiler İngilizceden otomatik olarak çevrilmiştir. Orijinal içerik için lütfen İngilizce sayfamızı ziyaret edin. Bazı çeviriler mükemmel olmayabilir; anlayışınız için teşekkür ederiz.
Picture

🚨 CASE LAW UPDATE ⚖️ Case T-557/20 Avrupa Genel Mahkemesi (EGC), neyin kişisel veri olarak nitelendirileceği ve takma ad kavramı konusunda gerçek bir dönüm noktası kararı olabilir.

2016’daki Breyer (C-582/14) kararından bu yana, dolaylı olarak tanımlanabilir verilerin her zaman kişisel veri olarak değerlendirilmesi yaygın bir uygulamaydı, çünkü tanımlama için anahtarı elinde tutabilecek biri vardı. T-557/20 sayılı Tek Çözüm Kurulu (SRB) - Avrupa Veri Koruma Denetmeni (EDPS) Davası’nda EGC artık takma adla anılan verilerin aktarılmasının anonimleştirmeye yol açabileceği sonucuna varmıştır. Kilit soru, yeniden kimliklendirmenin alıcı için makul ölçüde mümkün olup olmadığıdır.

Kararın temyiz edilmesi muhtemeldir. Avrupa Adalet Divanı (ABAD) tarafından onanması halinde, bu karar büyük bir değişime yol açacak ve uluslararası veri transferini kolaylaştıracaktır.